Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretlerinden sohbetler

 *Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretleri buyuruyor ki:*


*Âsumân secde künet, behr-i zemîni ki derû, yek dü kes, yek dü nefes, behr-i Hüdâ, binişînend*. Ne demek bu?


*Âsumân*, gökdeki melekler, *Secde künet,* gıbta ederler, imrenirler. *Behr-i zemîni ki derû*, öyle bir yere imrenirler ki, orada.


*Yek dü kes*, birkaç kişi, *Yek dü nefes*, birkaç nefeslik kısa bir zaman, *Behr-i Hüdâ*, Allah rızâsı için. *Bi nişînend*, toplanıp otururlar. 


Yâni birkaç kişinin, birkaç nefes alacak kadar kısa bir zaman için bile olsa, sırf *Allah için* bir araya gelip, Allahdan ve Peygamberden bahsetdikleri yere, gökdeki melekler gıbta eder, imrenirler. 


Allahü teâlâ, Âdem aleyhisselâma emredip; *Çocukların birer kurbân kessin!* dedi. Onlar da kesdiler. 


Sonra cenâb-ı Hak; *Hâbil’in kurbânını kabûl etdim, Kâbil’inkini kabûl etmedim*, diye bildirdi. Kâbil de; (Neden benim kurbanım kabûl olmadı) diye isyân etdi. 


Allahü teâlâ, *Ben, Allah için olanı kabûl ederim. Benim için olmıyanı kabûl etmem*, buyurdu. 


Dolayısıyla, bu dünyâda yaşıyan herkes, hepimiz, âhirete gitdiğimiz zaman, *Allah için* yapdıklarımız bir tarafa, *Nefsimiz için*, yâni başkası görsün de takdîr etsin diye olanlar, başka tarafa konacak. 


Hepsi tartılacak, herkes orada, dünyâdaki gayretlerinin, çalışmalarının *Ecr*’ini, *Ücret*’ini alacak. 


Efendim, *Din* bir bütündür, onun da aslı *Sevmek*’dir. Sevgi olmazsa dîni anlatmak, emirleri yapdırmak zordur. Onun için, büyüklerimiz bize *Sevgi*’yi anlatmışlardır. 


Peygamber aleyhisselâma, Eshâb-ı kirâm o kadar *Âşık* idi ki, Onun uğrunda canlarını fedâ etmek, onlara *Su içmek* gibi kolay geliyordu. İşte o sevgiyi artdırmak için, onların hayâtlarını okumak lâzım.


Onlardan çok bahsetmek, onları sevenlerle birlikde olmak lâzımdır. Böylece aralarında *Fikir birliği* olur ve *Sevgi akımı* başlar. 


*Silsile-i aliyye* demek; evliyâlar, sâlihler, mürşid-i kâmil'ler demekdir. Onların isimleri okununca, Allahü teâlânın rahmeti yağar. Kim diyor bunu? Peygamber Efendimiz söylüyor. 


*İnde zikrissâlihîn tenzîlürrahme*. Hadîs-i şerîfdir bu. Sâlihlerin ismi söylenen yere, Allahü teâlânın rahmeti yağar. Yâni merhamet eder cenâb-ı Hak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder