Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretlerinden sohbetler

 *Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretleri buyuruyor ki:*


Elhamdülillâh, Rabbimiz bize, hem doğru *(Îmân)* nasîb etmiş, hem de doğrudan Cennete gidecek olan tek *(kurtuluş)* fırkasından yapmış. 


Onun için, Rabbimize ne kadar şükretsek azdır kardeşim. Şükür ne demek? Allahü teâlânın ni’metine şükretmek ne demekdir? O ni’meti, emredildiği gibi kullanmak demekdir. 


Meselâ *(Göz)*, büyük bir ni’metdir. Göz ni’metine nasıl şükredeceğiz? Gözümüzü, Allahü teâlânın emretdiği gibi kullanacağız. Yâni *(Bak)* dediği yerlere bakacağız. *(Bakma)* dediği yerlere bakmıyacağız.


Ayrıca, *(Zevce)* lerimizin de kıymetini bilelim kardeşim. Çünkü biz neş’eliysek, o da neş’elidir. Biz üzüntülüysek, o da üzüntülüdür. 


Böyle bir müslümânın kalbini incitmek, emîn olalım ki, Beytullahı yıkmakdan daha büyük günâhdır. Öyle büyük günâhdır. 


Neden? Çünkü o, herşeyden ümitsiz, bir tâne ümîdi, Allahdan sonra *(Zevci)* dir. Onlara sert söylemiyelim, onların kusurlarını afvedelim. Onları tatlılıkla ıslah edelim.


Kusurlarına sabredelim. Sabredenin gideceği yer, Cennetdir dedik ya. Duyuyorum da, bâzıları hanımlarına *(Sert)* söylüyormuş. Nasıl sert söyliyebilir, aklım almıyor. 


Üzerseniz hasta olur, siz sıkıntı çekersiniz. Aklı olan öyle mi yapar? Amân! amân! Zevcelerinize çok dikkat edin kardeşim. Onların gönlünü alın, onları üzmeyin. 


Evinizin içinde râhat olsun, huzûr olsun. Sizin için söylüyorum kardeşim. Dünyânız ve âhiretiniz için söylüyorum. Sabırlı olun. Peygamber Efendimiz tekrar tekrar buyuruyor ki: 


*(Güzel huylu olunuz, zevcelerinize hakâret etmeyiniz, zevcelerinizle iyi geçininiz. Zevcesine karşı en iyi muâmele edeniniz benim)* buyuruyor. Onun için, çok dikkat edin kardeşim. 


Rabbime şükrediyorum ki, bu mübârek kardeşlerimizin teneffüs etdiği şu *(Hava)* yı, sizin ciğerlerinize girip çıkmakla şereflenen şu havayı teneffüs etmeyi bana nasîb eyledi diye şükrediyorum kardeşim. 


Her zaman söylüyorum, kimseyle münâkaşa etmeyin. Münâkaşa zarardır, dostun muhabbetini azaltır, düşmanın da düşmanlığını artdırır. *(Men sabere zafere.)* Yâni sabreden kazanır. 


Hadîs-i serîfdir bu, hüccetdir, sağlamdır. Birbirimize duâ edelim kardeşim. *(Duâ-i zahrül gayb icâbete makrûndur.)* Yâni birbirimize, arkamızdan hayr duâ edeceğiz kardeşim. Sizin duânız makbuldür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder