*Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretleri buyuruyor ki:*
Bir hadîs-i şerîf var, meâlen; *(Büyük günâh işliyenler, Allah yolunda yürüsünler)* buyuruluyor. Yâni Allah yolunda *(Cihâd)* etsinler ki, günâhları affolsun.
*(Cihâd)* demek, ehl-i sünnet bilgilerini *(Yaymak)* demekdir. Mü’minin cihâdı, islâmiyetin öğrenilmesine *(Vesîle)* olmakdır, ehl-i sünneti anlatan kitapları *(Yaymak)* dır.
İki hastalık var ki, çok tehlikelidir kardeşim. Biri *(Küfr)*, biri de *(Tembel)* lik. Küfr’ün ilâcı belli, *(Tövbe)* etmek ve kelime-i şahâdeti, kelime-i tevhîdi söylemek. Peki ya tembelliğin ilâcı?
Onun ilâcı da *(Namaz kılmak)* dır. Namaz kılan, *(Tembel)* olamaz efendim. Allah celle celâlüh *(Fıkh)* ilmiyle uğraşanları sever. Yâni Allahın *(Sevgili)* kulu olmak için, *(Fıkh)* okumak lâzım.
Fıkh öğrenmek lâzım. *(Bilmeden)* müslümânlık olmaz. Yâni islâmiyete uymak, *(Fıkh bilgisi)* ile olur ve Allahü teâlâ, *(Sevdiği)* ne fıkh öğrenmeyi *(Nasîb)* eder kardeşim.
*(İlmihâl)* demek, fıkh bilgilerinin bulunduğu, fıkhın îzâh edildiği *(Kitap)* demekdir. İlmihâl okuyan, Allahü teâlânın *(Sevgili)* kulu olur. İçindekileri öğrenip anlıyan, *(Âlim)* olur.
Hele tatbîk ederse, *(Evliyâ)* olur efendim. Ancak ilmihâl okumak, bir *(Nasip)* işidir, bir *(Kısmet)* dir. Herkese nasîb olmaz kardeşim.
Bu asrın Mürşid-i kâmili, *(Seâdet-i Ebediyye)* kitâbıdır. Çünkü bu kitap, hakîkî *(Mürşid)* lerin sözlerinden, *(Kelâm)* larından derlenip toplanmışdır.
Benim hocam *(Abdülhakîm Arvâsî)* hazretleri, o kadar *(Büyük)*, o kadar *(Mübârek)* bir zât idi ki.
Hem büyük *(Âlim)* idi, hem de *(Evliyâ-ı kirâm)* dandı. Onu *(Görme)* yi ve tanıma *(Şeref)* ini Cenâb-ı Hak nasîb etdi kardeşim.
Elhümdülillah. Dünyâda bundan büyük (Ni’met) olamaz. Ben size ne anlatıyorsam, hep (O’ndan) duyduklarımı anlatıyorum. (Kendim) den bir şey söylemiyorum kardeşim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder