*Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretleri buyuruyor ki:*
Hiç *Cehennem*’e girmiyecek olan, doğrudan doğruya *Cennet*’e gidecek olanlar, sâdece *Ehl-i sünnet* yolunda olan *Müslümân*’lardır.
Bu *Yol*, Peygamber aleyhisselâmın *Yolu*’dur. Ehl-i sünnet ne demek? Ehl-i sünnet, *Dört mezheb’den birinde bulunmak demekdir*.
Elhamdülillah, Rabbimiz bize *Ehl-i sünnet*’den olmayı *Nasîb* etmiş.
Allahü teâlâ bizi *Cehennem*’den kurtulacak olan ve doğrudan *Cennet*’e gideceklerden eylemiş. Ne büyük *Ni’met*.
Onun için *Rabbimiz*’e ne kadar *Şükr*’etsek azdır kardeşim. Allahü teâlâ hepimize *Din* ve *Dünyâ* seâdeti versin.
Bu günlerimizi aratmasın. Dünyâda *Cennet hayâtı* yaşıyoruz kardeşim. O kadar *Râhat*’ız ki, Allah *Enver âbi*’den râzı olsun,
O'nun sâyesinde *Râhat* ediyoruz. Enver âbi, *Kuleli*’den benim talebemdir. *Talebe*’lerimin içinde en çok onu *Beğenir*’dim.
Onun için, onu kendime *Dâmâd* seçdim. Bütün bu *Müessese*’leri ben kurdum. *Gazete*’yi ben çıkardım. Ama hepsine *Enver âbi*’yi vekîl etdim.
Ve dedim ki: *Enver bey benim her işte vekîlimdir. Onun sözü benim sözümdür*.
Enver bey bize namaz kıldırsın. Hepimizin *Emîr*’i Odur. O, *Emîr-ül mü’minîn*’dir. Ben hayâtdayken de, vefâtımdan sonra da *Vekîl*’imdir.
Başda, vekîlim *Enver bey* olmak üzere, bu hizmete *İştirak* eden bütün kardeşlerime, hepinize *Duâ* ediyorum.
Hepinizin, *Sıhhat*, *Âfiyet* ve iki cihânda *Necât* bulmanız için ve bu *Hizmet*’lerin elemsiz, kedersiz devâm etmesi için *Duâ* ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder