Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretlerinden sohbetler

 *Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretleri buyuruyor ki:*


Kıyâmet günü, harplerde şehîd olanların *Kanı* ile, kitap dağıtarak İslâmı yayanların *Mürekkebi* tartılacak, mürekkep daha *Ağır* gelecektir. Hadîs-i şerîf böyle bildiriyor. 


Bundan maksad, İslâmı *Kitap* ile, *Emr-i mâruf* yaparak yayanların sevâbı, cihad ile, savaşarak, dövüşerek şehîd olanların sevâbından daha çok demekdir. 


*Ehl-i sünnet* demek, Peygamber aleyhisselâmın yolu demek, *Velcemâat* demek, eshâb-ı kirâmın yolu demekdir. O hâlde *Ehl-i sünnet vel-cemâat* demek, Peygamber aleyhisselâmın yolu ve Onun eshâbının yolu demekdir. 


İşte bunlar, *Cennete* gidecekler. Geri kalan yetmiş iki fırka, yoldan sapıtmışlar. İslâm âlimi geçiniyorlar. *Bunlar, İslâm âlimi değildir* diyor Peygamber Efendimiz. 


Kur’ân-ı kerîmde Allahü teâlâ buyuruyor ki: *Müslümânlar bir musîbet haberi işitince, (İnnâ lillah ve innâ ileyhi râci’ûn)* derler.  


*İnnâ*, biz. *Lillah*, Allah için yaratıldık. *Ve innâ*, ve yine biz. *İleyhi*, O’na, yâni Allahü teâlâya, *Râci’ûn*, rücû edeceğiz, yâni gideceğiz. O’nun huzûruna gideceğiz.


Ölüp, sonra dirilip, Allahü teâlânın huzûrunda hesâba çekileceğiz. Hâlbuki hakîkatde, ölüm *Ni’met* dir, musîbet değildir. Ölüm, sevgiliyi sevgiliye kavuşduran bir *Köprü* dür, bir *Yol* dur 


Sevgili, *Allahü teâlâ* dır, seven de *İnsanlar*. Biz *Allahı* seviyoruz. İnşallah *Sevgilimize*, yâni *Rabbimize* kavuşa-cağız. 

********

Şeytân ın mânâsı, *Uzaklaşdırıcı* demek. Allahü teâlânın sevgisinden, merhametinden uzaklaşdıran şeye, *Şeytân* denir. Üç türlü şeytân vardır. 


Biri, bizim bildiğimiz *Cin* şeytânı, yâni *İblîs*. İblîsin torunları, herkesin damarlarında dolaşır, kalbine gelir. Hep harâm ve kötülük aklına getirir, yapdırmak için aldatır. 


Ama bu şeytân *Zayıf* dır. İnsanı aldatmak için gelir. İnsan da, *Eûzü billâhi mineşşeytân irracîm* der. 


Yâhut, *Allahümme innî eûzü bike min hemezâtış şeyâtîn* der. Şeytân da kaçar ve *(bunda iş yok)* der ve gider.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder