Seyyîd Ahmed Rıfâî hazretleri evliyânın büyüklerinden ve “Vilâyet-i Uzmâ” sahibi, “Dörtler” diye isimlendirilen kutublardan biridir. Peygamber efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) soyundan olup, seyyiddir... CÜZZAMLI KÖPEĞİ TEDAVİ ETTİ
Bir köpek cüzzam hastalığına yakalanmıştı. Hiç kimse köpeği bu iğrenç hâlinden dolayı kapısına koymadı. Bu şekilde kapılardan kovula kovula, Seyyid Ahmed Rıfâî hazretlerinin kapısına geldi. Ahmed Rıfâî hazretleri onu alıp, şehir dışına götürdü ve orada tedaviye başladı. Bu köpek kırk günde sıhhate kavuştu. O da güzelce yıkayıp tekrar şehre getirdi. Kendisine, “Efendim! Bu köpeğe çok ilgi gösterdiniz. Acaba hikmeti nedir?” diye sordular. Onlara “Kıyamet günü Rabbimin bana, ‘Bu köpeğe niçin acımadın? Onu uğrattığım bu belâdan niçin kurtarmadın? Aynı belâya seni de düşürmem ihtimâlini niçin düşünmedin?’ diye sormasından korktum. Ey insanlar! Kalblerinizi Allahü teâlânın yarattıklarına karşı merhamet hissiyle doldurunuz. Cenâb-ı Hakkın sizi de aynı derde müptelâ kılmasından korkunuz” buyurdular.
Seyyid Ahmed Rıfâî hazretleri bir gün, abdest alırken elini uzatmış bir hâlde bir müddet bekledi. Bu sırada, talebelerinden hizmetini gören Ya’kûb oraya geldi. Hocasının elini uzatmış hâlde bekler görünce, tutup o elini öptü. O zaman Ya’kûb’a, “Ey Ya’kûb! Zavallı hayvanı niçin rahatsız ettin” buyurdu. Bu sözden bir şey anlamayan Ya’kûb, “Efendim, anlayamadım, acaba zavallı hayvandan neyi kastediyorsunuz?” diye sorunca, “Rızkını elimden yemekte olan sineği kaçırdın” buyurarak, hayvanlara olan merhametini izah etmek istediler...
“BU DÜNYA FÂNÎDİR...”
Fıkıh âlimlerinden Yûsuf Ebû Zekeriyâ hazretleri anlatır:
Seyyid Rıfâî hazretleri, binlerce kişiye camide nasîhat ediyordu. Cemâat arasında bulunan âlimler, kendisine pek çetin suâller sordular. Seyyid hazretleri her sorunun cevâbını ânında en ince teferruatına kadar açıklıyordu. Dayanamadım, suâl soranlara, “Yeter artık. Ne kadar sorarsanız sorunuz, hepsine cevap verileceğini anladınız” dedim. Bu sözüm üzerine mübarek “Ey Ebû Zekeriyyâ! Dünyâ fânîdir. Bırakınız ben hayatta iken sorsunlar” buyurdular. “Bu dünyâ fânîdir” sözü o kadar tesir etti ki, cemâatten beş kişi orada vefât etti. İbâdetlerini tam yapmayan binlerce kimse de tövbe edip doğru yola geldi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder