Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretlerinden sohbetler

 *Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretleri buyuruyor ki:*


Bir kâfir, İmâm-ı Gazâlî hazretlerinin *İhyâ-ül Ulûm* kitâbının sayfalarını, muhabbetle çevirse, *Îmâna* gelir. 


Bir mü’min de, bir kâfirin kitâbını muhabbetle çevirse, mâzallah *Kâfir* olur efendim. O gün olmasa da, bir gün olur. Çünkü satırlar arasından çıkan *Zulmet*, mutlaka birgün te’sîrini gösterir.


*Enver âbi* bir rüyâ görmüş efendim, bana anlatdı. *Efendi* hazretlerini görmüş. Oğlu *Mekkî Efendi* de varmış.


*Efendi hazretleri Tam İlmihal Seadet-i Ebediye kitabını kast ederek: 


* Otuz sene İstanbul halkına ne anlattıysam, hepsi o kitâbın içinde var*, buyurmuşlar. Enver âbi bunu bana anlatdı, çok sevindim. 


Bugün yer yüzünde böyle bir *topluluk* yok kardeşim. Böyle bir *hizmet* de yok. Neden? Efendi hazretlerinin bereketi. Mekkî Efendi şâhit. 


Efendi hazretlerinin vefâtlarına yakın ziyârete gitdiğimde, beni yatağının içine alır ve elini uzatıp, *Hilmi, elimi sık!* derdi. Ben de sıkardım, biraz gevşetsem, *Devam et, sık!* derdi. 


Mekkî Efendi de bunu görürdü. Nitekim kendisi, bu hâdiseyi aynen *Enver âbiye* anlatmış efendim. Orada başka arkadaşlar da varmış. 


Hattâ Mekkî Efendi; *Öyle zannediyorum ki, o günlerde babam, kalbinde ne varsa, hepsini Hilmi’ye verdi, hepsini onun kalbine akıtdı*, demiş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder