Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretlerinden sohbetler

 *Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretleri buyuruyor ki:*


*Hazret-i Ömer*’in zamânında radıyallahü anh, bir adam varmış efendim, düğün düğün dolaşır, elinde *Çalgı* âleti, *Türkü* söyler, para toplarmış. 


Yaşlanınca sesi değişmiş. Kimse bunun yüzüne bakmıyor. Tabii para da alamıyor, açlıkdan ölecek, kimsesi de yok. Kalbine *Pişmanlık* gelmiş. Kendi kendine; *Yâ Rabbî!* demiş. 


Her gün sana isyân etdim. Bir gün bile yüzüme vurmadın, rızkımı kesmedin, hastalık vermedin. Ama benim işim bitdi, kimsem yok, gidecek yerim de yok. Kabûl edersen, sana *Misâfir* gelmek istiyorum, diyor.


Gidiyor mezarlığa, çalgısını koyuyor başının altına, *Yâ Rabbî, al emânetini*, diyor. O gece, hazret-i Ömer bir rüyâ görüyor. Hak teâlâ katından bir nidâ! 


Bir *Has kulum*, bana misâfir geldi. Ben, misâfirimi şânıma göre ağırlarım. Derhâl hazîneden 700 dînar al, mezarlıkdaki o *has kuluma* götür ver. Ve ona de ki: *İhtiyâcın olursa, bana gel!* 


Uyanıyor, 700 dînarı alıp koşuyor mezarlığa. *Bu has kul kim?* diye bakıyor etrâfa, öyle biri yok. Sonra bakıyor ki, o çalgıcı orada yatmış. Perîşân, baygın vaziyetde. 


*Yâ Rabbî, yoksa bu mu?* diyor. O anda çalgıcı gözünü açıyor, hazreti Ömer’i görünce titremeye başlıyor. *Hazret-i Ömer* bu! *Tamam yâ Rabbî, şimdi sana geliyorum*, diyor. 


Hazret-i Ömer işitiyor bunu; *Yok yok, korkma. Sen ne şanslı adamsın?* diyor. Adam şaşırıyor. Hiç beklemediği şey. Hayretler içerisinde; *Ne oldu yâ Ömer?* diyor. 


Hazret-i Ömer; Rabbim sana *Selâm* söyledi, sana *Has kulum* dedi ve şu 700 dînarı sana gönderdi. Bitince de yine bana gelmeni emretdi.


Böyle diyor ve, *Bu bitince doğru bana gel!* diyor. 


Adam zorlukla doğruluyor ve; *Bunları bana mı söyledi?* diyor. Evet, sana söyledi. Başlıyor ağlamaya. Alıyor o çalgı âletini eline. 


*Ey mel’ûn! 70 senedir Rabbimle arama girdin!* diyor ve onu kayaya vurup parçalıyor. Sonra ellerini kaldırıp;


*Yâ Rabbî, bütün yapdıklarıma pişmân oldum, tövbe etdim, beni affet. Ben, bu kadar ihsânın, bu kadar lütfun altından kalkamam*, diyor.


Ve *Allaaah!* deyip, rûhunu teslîm ediyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder