Sâhabî kime denir ?

Sahâbî, bi’setinden sonra Resûlullah aleyhisselâmı mü’min olarak gören kimsedir. Karşıdan değil de yürürken bile görse, hattâ Nebî aleyhisselâm onu görmese de, sohbetde bulunmuş olmaya mâni’ değildir. Çünki, Onun “aleyhisselâm” nûru, Onunla karşılaşan, sohbetde bulunmakla şereflenen kimsenin kalbine, ulaşır. Görmeğe mâni’ olan ârızalar, ya’nî körlük, Sahâbeliğe mâni’ değildir. Tıflıyyet, ya’nî çocukluk dahî mâni’ değildir. Zîrâ bülûğ, sohbetde şart değildir. Binâenaleyh, vefâtından sonra ve defninden evvel gören Sahâbî değildir. Vefâtından sonra veyâ rü’yâda veyâ mükâşefede gören Sahâbî olamaz. Bunlar, ma’nevî olup, ahkâm-ı dîniyye değildir. Cinlerin sohbetde bulunması, onların Sahâbî olmasını îcâb etdiriyor. Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” Eshâbının sayısı, vefâtı sırasında yüzyirmidörtbin veyâ yüzondörtbin olduğu sâbitdir. Bundan dahâ ziyâde olduğu da rivâyet edilmişdir. Bunların hey’et-i umûmiyyesi, ehl-i dirâyet, ya’nî akl ve diyânet sâhibleridir. İlmi ve irfânları da derece-i kemâlde ve mertebe-i ictihâdda olup, kemâliyle müctehidlerdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder