Din ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından öğrenilir

 ***Dini meselelerde güvenilir ve ehil kimselerden duymadıkça bir şey söylememelidir.Yoksa insan günaha girer.(Abdullah İbni Mesud Hazretleri)

***Müctehid olmayan âlime nâkil, yâni haber iletici denir. Müctehid olmayan müftîler mukalliddir. Avâm(halk), hadîs-i şerîflerden doğru mânâ çıkaramaz. Bunun için müctehidlerin anladıklarına uymaları, yâni onları taklîd etmeleri lâzımdır. (Feth-ul-kadîr Hazretleri)

***Dînî mes'elelerde, şöyle veya böyle yapılabilir şeklinde ruhsat (izin vermek) avâmın sözü ile olamaz. Burada ancak müctehidler yetkilidir. (Reddül-Muhtâr)

***Naklî ilimler, aklın, insan dimâğı gücünün dışında ve üstündedir. Bunlar hiçbir zaman kimse tarafından değiştirilemez. Dinde reform olmaz sözünün mânâsı budur.Din bilgileri nakl ile öğrenilir. Din bilgilerini önce gelen âlimler sonra gelenlere bildirmişlerdir. (Abdülhakîm Arvâsî Hazretleri)

***Ehl-i sünnet îtikâdını ortaya koyan, Resûlullah efendimizdir. Îmân bilgilerini Eshâb-ı kirâm bu kaynaktan aldılar. Tâbiîn-i ızâm da, bu bilgileri Eshâb-ı kirâmdan öğrendiler. Daha sonra gelenler, bunlardan öğrendiler. Böylece,Ehl-i sünnet bilgileri bizlere İslâm âlimlerinin kitaplarından nakil yoluyla geldi. (İbn-i Halîfe Alîvî Hazretleri)

***Allahü teâlânın izni ile ilmim o kadar genişledi. O kadar çok şey biliyorum, fakat bütün bunları öğrenmeme, bu dereceye yükselmeme vesîle, vâsıta olan mübârek hocama karşı edebe riâyet ederek, edepte noksanlık olmaması ve daha çok ihsânlara kavuşmak için, hep hocamdan naklederek konuşuyorum. Lâyık ve uygun olan da budur.(Ebü'l-Abbâs-ı Mürsî Hazretleri)

***Din bilgileri, zamanla değişmeyen ilimlerdir. Bu bakımdan din hakkında türedi yazarların yeni fikirlerine ihtiyâç yoktur. islâm âlimleri, açıklamadık konu ve mes'ele bırakmamışlardır. Yapılacak iş, islâm âlimlerinin kitaplarını bugünkü gençliğin anlıyacağı şekilde tercüme etmektir.(Milel-nihâl c.2, s.116,218; Mir'ât-ül-usûl son kısmı)

***Dînini bilen, seven ve kayıran mübârek insanların ilmihâl kitaplarını alıp, çoluk-çocuğuna öğretmesi, her müslümanın birinci vazîfesidir. Kendilerine din adamı ismini ve süsünü veren,câhil ve sapık bir kimsenin sözlerinden ve yazılarından din öğrenmeye kalkışmak, kendini Cehennem'e atmaktır. (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî hazretleri)

***Pis borudan şifa gelmez.(Seyyid Abdülhakîm Arvâsî hazretleri)

***Mukaddes dînimizi, şanlı ve şerefli ecdâdımızın mübârek elleri ile yazdıkları hâlis ve afif (temiz) kitaplarından okuyup öğrenmelidir.(Hüseyin Hilmi Işık "rahmetullahi aleyh")

***Cüneyd-i Bağdadi hazretleri buyurdu ki:Bu din edep dinidir,ahde vefa dinidir.Kendiliğimden bir şey söylemedim. Hocamdan naklettiklerimi,kendi bilgim gibiymiş gibi anlatsaydım,hırsızlık etmiş olurdum.Büyükler evden bir şey getirmezler,hırsızlık etmezler,kendilerine mal etmezler.

***Fıkıh kitablarına uymayan fetvâlar yanlıştır. Bunlara bağlanılmaz. (Abdurrahmân Silhetî hazretleri)

***Din ilminde konuşan kimse, Allahü teâlânın kendisine; "Benim dînimde sen nasıl fetvâ verdin, nasıl söz söyledin?" suâlini sormıyacağını zannediyorsa, dinde gevşeklik etmiş olur. (İmâm-ı a'zam Ebû Hanîfe hazretleri)

****Ehl-i sünnet îtikâdında olmayan din adamlarının yazılarını okuyanın kalbi kararır.(Süleymân bin Cezâ hazretleri)

***İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: İmanın alameti,dinin emirlerini seve seve yapmaktır.Ehl-i sünnet âlimlerinin yolunda gitmedikçe,kurtuluş imkânsızdır.

***Bir kimsenin kendisini irşâd edecek (doğru yolu gösterecek) bir mürşîdi yoksa, büyük zâtların (Ehl-i sünnet âlimlerinin) kitaplarını okusun ve onlara uysun. (Ferîdüddîn Şeker Genc hazretleri)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder