Münâkaşa bizde yasaktır etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Münâkaşa bizde yasaktır etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Münâkaşa bizde yasaktır

 *Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretleri buyuruyor ki:*


Bu *Büyük* lerin sözlerine lâyık olalım inşallah, *Çok konuşan* bir kimsenin, aklının *Az* olduğu anlaşılır. Ancak *Büyük* lerden anlatmak müstesnâdır. Türkçede bunun bir misâli var. 


Atalarımız; *Kelâmın fıdda ise sükûtun olsun zeheb!* buyurmuşlar, *Fıdda*, gümüş demekdir, *Zeheb* de altın demekdir. Sözlerin *Gümüş* ise, sükûtun *Altın* olsun. 


Hele bu zamanda çok *Mühim* dir bu. Düşünerek konuşun kardeşim. Ben hep düşünerek konuşuyorum. *Lüzûm* suz bir *Söz* söylemiyeceğiz. Hiçbir toplantıda, hiçbir yerde, hiçbir kimseye *Lüzûm* suz bir *Söz* söylemiyelim. 


Hele *Münâkaşa*, çok zararlıdır ve bizde *Yasak* dır. Bizim kitaplarımızda sık sık yazılı; Münâkaşa, *Dostla* da yapılmaz, *Düşman* la da yapılmaz. Çünkü dostla yapılırsa muhabbet *Azalır*, düşmanla yapılırsa düşmanlık *Artar*. 

● ● ● 

*Kandil* geceleri mübârekdir, *Cumâ* gecesi de mübârekdir. Bu iki gece bir araya gelince daha *Kıymetli* olur. Çok *İstiğfâr* etmek lâzım. Günâhlardan sakınmak lâzım. *Dargın* durmamak lâzım. 


Bu, çok mühim. *Üç* gün den fazlasına müsâde yok. Müslümân, *İçki* içmez, *Kumar* oynamaz, *Zinâ* etmez, ama farkında olmadan *Gıybet* edebilir. Bu gibi günâhlardan çok sakınmak lâzım. 


İnsanlar *Üç* sınıfdır kardeşim. Birincisi, *Hayvan* gibi olanlardır. Onların husûsiyyeti, *Benimki benim, seninki de benim!* derler. 


*Köpek* gibi yâni. Köpekler *Kemik* toplarlar ve gömerler. Bir daha toplarlar gene gömerler, bir daha toplarlar gene gömerler, sonra nereye gömdüğünü *Unutur* lar. 


Bir de *İnsan* sınıfı var. Bunlar; *Seninki senin, benimki benim!* der. 


Üçüncüsü ise *Müslümân* ahlâkında olanlardır. Bunlar; *Seninki senin, benimki de senin!* derler. Söylemesi kolay, yaşaması *Zor* dur 


*Hubb-ı fillâh* ve *Buğd-ı fillâh*, bu dînin esâsıdır kardeşim. Birbirimizi çok *Seveceğiz*, birbirimizin kusurlarımızı *Görmiyeceğiz*. Bunlar, bizim *Kitap* larımızda yazılı, *Büyük* ler böyle buyuruyorlar. 


Ne diyorlar: *Mü’minler, birbirinin arkasından (duâ) ederler, münâfıklar birbirinin arkasından (gıybet) ederler!* Büyüklerimiz böyle buyuruyor kardeşim.