Bu zamanda hiç kimseyle münâkaşa edilmez etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Bu zamanda hiç kimseyle münâkaşa edilmez etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Bu zamanda hiç kimseyle münâkaşa edilmez

 *Hüseyin Hilmi bin Saîd hazretleri buyuruyor ki:*


Bu zaman *İnzivâ* zamânı kardeşim. Hiçbir şeye karışmamalı, hiç *Münâkaşa* etmemeli. Bu zamanda hiç kimseyle münâkaşa edilmez. 


Çünkü herkes, *Eli bıçak*’lı şimdi. *Eli tabanca*’lı. Ellerine bir *Tabanca*, bir *Bıçak* alıp, masa başına oturuyorlar. Sonra bir münâkaşa başlıyor. 


Ondan sonra *Bıçak*’ları, *Tabanca*’ları çekiyor, birbirlerini öldürüyorlar. Hani *Ahbâb*’lık, hani *Arkadaş*’lık, ne oldu? Hiç! 


*Kul hakkı*, ne kadar az olsa da, *Helâllık* almadıkca Cennete girmeye *Mâni*’dir, kul hakkından çok *Korkmak* lâzım, çoook. 


Ne kadar az olsa da *Korkmalı* kardeşim. Üzerinde *Kul hakkı* bulunan mevtânın *Rûh*’u, göklere yükselemez. 

● ● ●

Namaz kılarken, *İki secde* arasında ve *Rükû’*dan kalkıp dikildikde, vücûd hiç hareket etmiyecek kadar *Durma*’ya çok ehemmiyyet vermelidir. Bu, ya *Farz*’dır veyâ *Vâcib*’dir. 


İnsan öldükden sonra kabrinde dirilecek. O zaman; *Aaa, ne kadar vakit geçdi acabâ, bir sâat mı, iki sâat mı?* diyecek. Hâlbuki kaç bin sene geçdi, haberi yok. 


Aynen *Uyku*’daki gibi işte. İnsan *Akşam* yatıp uyuyor, bir de uyanıp sâate bakıyor ki, *Sabah* olmuş, hiç haberi yok. Evliyâlar, uyurken de hep *Allahü teâlâ*’yı düşünürler, Onu *Zikr*’ederler. 


Hepimiz birbirimize *Duâ* edeceğiz kardeşim. Ama duânın şartlarından biri de, *Müsâfeha* etmekdir. En büyük *Hizmet*, bu zamanda bu kitapları *Yaymak*’dır. 


Birine bir *Kitap* vermek, büyük bir *İbâdet*’dir. Müslümânların bulunduğu kabristânda olmak, büyük bir *Ni’met*’dir. 


Neden? Çünkü bilen, bilmiyen, köylüler, herkes kabristândaki *Mevtâ*’lara Kur’ân-ı kerîm okurlar. Şimdi bu kabristânda olanlar yaşadı. Hepsine okuduk çünkü.