Yâdigâr mektûblar 61.mektûb etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yâdigâr mektûblar 61.mektûb etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Yâdigâr mektûblar 61.mektûb

 Kuleli'den talebeleri Mehmed Gündoğan'a Arabî harflerle yazılmıştır.

Ve aleyküm selâm kıymetli kardeşim Mehmed Gündoğan

Mübârek mektûbunuzu okumakla şereflendim. Cenâb-ı Hak sizlere ihsân eylediği ni'meti arttırsın. İnsanın ömrü rü'yâ gibi geçiyor. Hayatımızın geçen kısmı hayâl oldu, gelecek kısmı da hayâl olacak. Hayatımız rü'yâ gibi. İnsanlar uykudadır. Dünyâ hayatı rü'yâ gibidir. İnsanlar ölünce uyanacaklar; hakîkî hayât, uyanıklık, ölüm ile başlayacaktır.

1- Kerâhet-i tahrîmiyye olan [ya'nî vâciblerinin kasden terkedildiği] nemâzın iâdesi vâcibdir. Meselâ kavme, celse yapılmayan ya'nî ta'dîl-i erkân ve tumânînet yapılmayan nemâzların iâdesi vâcibdir. Nemâz içindeki vâcibi terk etmek de tahrîmen mekrûhdur.

Kerâhet-i tenzîhiyye ile kılınan nemâzı iâde ise sünnet, hattâ müstehabdır buyurmuşlardır. Bazı âlimler de, [kerâhet-i tahrîmiyye bulunan nemâzı] vakit çıkmadan önce iâde etmek vâcibdir, vakit çıkdıktan sonra iâdesi sünnet veya müstehabdır buyurdu. İâde edilen farz, birinci farzın yerine geçmiyor; onun yerini temâmlıyor. Vakit çıkdıktan sonra iâdesi vâcib diyen âlimlerde vardır. 

2- Süt kardeş yalnız nikâh edilemediği, alınamayacağı için kardeş olur. Yoksa süt kardeş ile konuşmak da fitne şübhesi olunca mekrûhdur. Mürted olunca da evlenmek harâmdır. [Mürted olunca] (Süt kardeşlik kalmaz) demek câiz değildir.

3- Niyyet kalb ile olur. Kalb ile niyyet farzdır, lisân ile niyyet müstehab, demişlerdir. Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) değil de âlimlerin sünnetidir, âdetidir demişler. Feth-i Aliyye gibi kitâblar bid'at diyor. İmâm-ı Rabbânî (rahmetullahi aleyh) bid'atdir buyuruyor. Birçok kitâblar da kalb ile niyyeti te'min etmek için söylese mekrûh olmaz diyor. Kalb ile niyyet etmez, yalnız ağız ile söylese nemâz kabûl olmaz.

Âilenizin yanına gitmek, pederinize itâat etmek, onlara fâideli olmak sevâbdır. Sıla-i rahm sevâbına kavuşursunuz. Onlara fâideli olmak ayrıca sevâbdır. Zemânın, mekânın zulmetini hissetmek büyük lûtf-i ilâhîdir.

" İnsanlar uykudadır; ölünce uyanırlar." Hadîs-i şerîf.