*Ebu İshak Şirazi hazretlerinin Allahü teala katındaki derecesinin yüksekliğini anlatan menkıbe*
Birgün Nizâm-ül-mülk, kendisinin yaptığı hayır ve hasenatı, insanlara ikram ve iyiliklerini, günahlardan sakınmasını, Allahü teâlânın emirlerine yapışmasını anlatıp, yüksek âlimlerden yaptıklarının İslâmiyete uygunluğu hakkında fetvâ istedi.
Bütün âlimler cevâbında: *“Bu yapılanların hepsi doğrudur. Cennete girmenize vesiledir”* diye yazıp, onun hakkındaki iyi düşüncelerini bildirdiler.
Nizâm-ül-mülk, âlimlerin kendisi hakkındaki şahitliğini görüp yazılarını okuyunca: *“Bunlarla benim kalbim rahat olmadı. Ancak, büyük âlim Ebû İshâk-ı Sîrâzî de bunu yazar ve hakkımda diğer âlimler gibi şehâdette bulunursa, inanırım”* dedi.
Şeyh Ebû İshâk’a başvurduklarında o da:
*“Hasen (ya’nî Nizâm-ül-mülk), zulüm mevkiinde bulunanların” hayırlısıdır” diye yazdı.*
Nizâm-ül-mülk, bu zâtın yazısını okuyunca “Şeyh doğru söylemiştir. Doğru cevap, işte budur!” dedi.
*Nizâm-ül-mülk vefât edeceği zaman vasıyyet edip, Ebû İshâk’ın fetvâsının sûretini kefenine bağlanmasını istedi. Bu isteği yerine getirildi.*
Sonra sâlih bir zât, rüyasında Nizâm-ül-mülk’ü görüp hâlini sordu. O da cevâbında:
*“Allahü teâlâ bütün günahlarımı bağışladı ve: “Bu ihsânımız, senin hakkında Ebû İshâk’ın, hayırlı diye yazmasındandır” buyurdu” dedi.*
Ebû İshâk-ı Şîrâzî’nin, Allahü teâlâ katındaki derecesinin yüksekliği bu menkıbeden de anlaşılmaktadır.