14 Cemâzi'l-Âhire 1378 [25.12.1958] Perşembe
Selâmün aleyküm kıymetli kardeşim Fahri Bey
Mübârek harflerle inci gibi sıralamış olduğunuz yazınızı okuyarak çok memnûn oldum. İşim çok, vaktim hiç müsâid olmadığı hâlde sizlerden gelen mektûbları tehâlükle [istekle] açıp zevkle okuyorum. Zemânın,muhîtin, üzerimde, rûhumda hâsıl etdiği ızdırab ve sıklet [ağırlık], mektûblarınızdaki sâfiyet ve nezâhetle hafifliyor ve tasfiye oluyor.
Mekkî Efendi ile görüşemiyorum. Maalesef kimseyi görmek mümkin olmuyor. Abdülhakîm imâm hatib mektebine gidiyor. Mahzûrları olmakla berâber, birçok nokta-i nazardan bu mektebden memnûnuz.
"En-Nezâfetü mine'l-îmân" [Temizlik, imandandır] hadîs-i şerîfi, diğer hadîs-i şerîfler gibi mu'cezdir. Lafz kısa, ma'nâ çok vâsi'dir. Çünkü kendileri câmî'u'l-kelîm idiler. Burada nezâfet evvelâ farz olan temizlik, ya'nî hadesden ve necâsetden tahâretdir. Bunları kabûl etmeyen kâfir olur. Farzları beğenmeyen, emr kabûl etmeyen kâfir olur. Yapmayan fâsık olur. Sonra kalbin temizliği ya'nî meâsîden [kötülüklerden] tahâretdir ki, kalbin meâsîden tahâreti de îmândandır, ya'nî harâmı harâm bilmesi lâzımdır.
Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem efendimizin hamama gitdiklerini ve sabun ile yıkandıklarını görmedim, okumadım ve duymadım, bilmiyorum. Fakat Eshâb-ı kirâmın hamama gitdikleri Kimyâ-i Seâdet'de yazıyor. Kendileri evlerinde mevcûd guslhânelerinde yıkanırlar idi. Hamama gitmek âdâbı Kimyâ-i Seâdet'de yazılıdır.
Kâfirler, müslimân evine gelince, onlara ikrâm etmeli, iltifat etmeli, idâre etmelidir. Fakat onların ziyâretlerine,da'vetlerine aslâ gitmemelidir. Onlar bir daha gelmez ise gelmesin. [Zevceniz] Müslimân kadınlar intihâb edib [seçip], onlara gitmeli. Çok şükür her memleketde her şehirde müslimân aile çok var. Meslekdaş olmak şart değil. İslâm hanımları, mürted kadınlarından, erkekden kaçar gibi kaçmak lâzımdır. Seâdet-i Ebediyye birinci kısım 40'ncı mektûb tercemesinde bu husûs izhâr olunmaktadır.
Din ve dünyâ seâdetinize duâlar eder, duâlarınızı beklerim kardeşim.
Hüseyn Hilmi Işık