ÖLÜM etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ÖLÜM etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

ÖLÜM

"Kalb birini sevgili eder ve onu severse, muhakkak onu müşâhade etmek ve likâsına kavuşmak (görmek) ister.  Bunun aksi düşünülemez. Ona kavuşmanın, dünyadan göçmedikçe mümkün olmadığını öğrenince, ölümü sevmek lâzım olur. Bunun için muhibbe (sevene), sevdiğinin yanında bulunup, onu görmek büyük nimetine kavuşma arzusu için vatanından (bulunduğu yer olan dünyadan) sefer (yolculuk) etmek ağır gelmez. İşte ölüm, likânın (görüşmenin) anahtarıdır.


(Ahmed Ziyâüddîn Gümüşhanevî)

"Kaddesallahu teala sirreh"

ÖLÜM

"Kalb birini sevgili eder ve onu severse, muhakkak onu müşâhade etmek ve likâsına kavuşmak (görmek) ister.  Bunun aksi düşünülemez. Ona kavuşmanın, dünyadan göçmedikçe mümkün olmadığını öğrenince, ölümü sevmek lâzım olur. Bunun için muhibbe (sevene), sevdiğinin yanında bulunup, onu görmek büyük nimetine kavuşma arzusu için vatanından (bulunduğu yer olan dünyadan) sefer (yolculuk) etmek ağır gelmez. İşte ölüm, likânın (görüşmenin) anahtarıdır.

(Ahmed Ziyâüddîn Gümüşhanevî)
"Kaddesallahu teala sirreh"

ÖLÜM

Süfyân-ı Sevrî ve Bişrî Hafî Hazretleri (kaddesallahu teâlâ esrârehumâ) buyurdular:

“Ölümü ancak şübheci sevmez. Çünkü seven, herhalde sevdiğine kavuşmağı ve onu görmeği sevmemezlik edemez. O halde Hak teâlâyı sevmekte sâdıklardan iseniz, ölümü isteyiniz.”


(Nâdir Risâleler I; Rûhu’l-Ârifîn, sf 255)

ÖLÜM

ÖLÜM

“İnsan, ölümü hatırladığı müddetçe, hasedi, kıskançlığı terkeder.”
-Abdulganî Nablûsî “rahmetullahi teâlâ aleyh”-