Hezz-ül-Kuhuf Kitabında Nâkledilen Çok Acayip Bir Hâdiseyi Burada Zikretmek Münâsip Olur; Evliyâdan Bir Zât Gemi Yolculuğu Yaparken, Şiddetli Bir Fırtına Çıkar. Gemi Batmak Üzere iken O Zât:
▬ “Ey Rüzgâr Dur! Ey Deniz Sen de Sakin Ol! Zirâ Senin Üzerinde Senin Gibi Deniz Var!”
(Yani Kendisini Kastederek, İlim Denizi Demek İster.) Bunun Üzerine, Allah’ın İzniyle Rüzgâr Kesilir, Deniz Sakinleşir. Denizden Büyük Bir Balık Çıkar ve O Zâta Der ki:
▬ “Sen Kendinin Bir İlim ve Mârifet Denizi Olduğunu Zannediyorsun. Ben Sana Bir Mesele Sorayım da, Bakalım Cevap Verebilecek misin?”
O da Sormasını Söyler. Balık da Fesih Bir Lisânla:
▬ “Bir Adam Mesh Olunduğunda (Yani İnsan Şeklinden Çıkarılıp Başka Bir Varlık Hâline Getirildiğinde ki Bu, Geçmiş Ümmetlerde Günâhlarına Ceza Olarak Meydana Geliyordu.) Hanımı Nasıl İddet Bekler? Kocası Hayatta Olup Boşanmış Kadın Gibi mi Yoksa Kocası Ölmüş Kadın Gibi mi? (Kocası Ölen Kadının İddeti Dört Ay On Gün. Boşanmış Olanınki ise Üç Âdet Hâli veyâ Üç Aydır. Fıkh ve Tefsir Kitaplarında Geniş Bilgi Vardır.)”
O Velî Zât Şaşırıp Kaldı, Cevap Veremedi. Balık:
▬ “Hani Nerede Senin Deryâ Gibi İlmin?”
Âlim:
▬ “Ben Söylediklerimden, Allahû Teâlâ’ya İstiğfâr Ediyorum. Sen Doğru Cevabı Bana Öğret.”
Dedi. Balık:
▬ “Şâyet Adam Cansız Bir Varlık Şekline Dönüştürülmüş ise Kadın, Kocası Ölmüş Gibi İddet Bekler. Eğer Bir Hayvan Suretine Dönüştürülmüş ise O Zaman Boşanmış Gibi İddet Bekler.”
Deyip, Denizde Kaybolup Gitti. O Velî Zât da Bu Sözlerinden Tevbe Etti. Kâdir ve Âlim Olan Allahû Teâlâ, Noksan Sıfatlardan Münezzehtir.
[Tefcîru’t-Tesnîm Fî Kalbin Selim]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder